Sosyal Medya İmanınımızı ve Cinsel Ahlâkımızı Tehdit Etmektedir II

Sosyal Medya İmanımıza Zarar Verebiliyor

Sosyal medya şüphelere düşürerek İslâmî inancımıza zarar vermektedir, verebilmektedir. İtiraf edelim; genelde bizler özelde de gençlerimiz İslâmi çizgide bilgili ve de bilinçli değildir. Sosyal medyada Allah’ı inkâr eden, âhiret hayatına inanmayan, hayat kitabımız Kur’ân-ı Kerim’in içerdiği namaz, zekât adalet ve sözleşmelere bağlılık gibi emirleri hafife alan faiz, zina, eşcinsellik ve çıplaklık gibi yasakları ilkellikle niteleyen pek çok ama pek çok yazı, resim, karikatür vardır. Gerçi bilgili ve bilinçli insanların inancına tasallut eden bu gibi eylemler zarar vermek şöyle dursun fayda da sağlayabilir, imanımızı güçlendirebilir de.

Bir sahabi Peygamberimize gelir ve şöyle der:

– Ya Resulellah, bazen içimizde şüpheyi tetikleyen öylesi duygular oluşuyor ki onları dile getirmektense gökyüzünden yere çakılmayı tercih ederiz. Aziz Peygamberimiz de şöyle buyurur: 

“İşte inancınızı pekiştirecek olan bu ve benzeri duyguların sizlere arız olmasıdır.” 

Değinmeden geçemeyeceğim, sosyal medyada yer alan bir çok yayın sabahtan akşama bizi kâfirliğe düşürmekte, akşamdan sabaha kâfirlikten İslâmi inançlarımıza döndürebilmektedir.

Aziz Peygamberimiz günümüzü açıklarcasına bir hadislerinde şöyle buyururlar:

“Karanlık geceler gibi krizler, bunalımlar, buhranlar kişisel ve sosyal hayatınızı kuşatmadan güzel amellere koşuşun/ İslami çizgideki eylemler için yarışın. Zira değinilen karanlık dönemlerde kişi mümin olarak sabahlar, akşama kâfir olarak girer…Akşama mümin girer, sabaha kâfir çıkar…”

Bu değişim nasıl olur? Önce bilgi vererek örnek ile açıklayalım:

 Yüce Rabbimiz Kur’ân-ı Kerim’de kasıtla adam öldürenlere ölüm cezası takdir etmiştir. Ancak ölüm cezasını düşürecek af ve tazminat seçeneklerini de yasalaştırmıştır. Bir Müslüman taammüden/kasıtla adam öldürmelere verilebilecek bu üç seçenekli ceza kuralını ilkel olarak değerlendirir ve reddederse Allah korusun kâfir olur, bilerek veya bilmeyerek.

Televizyon programlarında akademisyen hukukçuları izliyorsunuz, Bir kısmı İslâm karşıtı olup akıl tutulması yaşayan bu insanlar 3 kişiyi 5 kişiyi taammüden öldürenlerin bile ölüm cezası ile cezalandırılmasını çağ dışı olarak nitelendiriyorlar. Koca koca akademik ünvanlı bu insanları dinleyen bilgi ve bilinç yoksunu mümin kardeşlerimiz bu gibi programları dinlemeden önce İslâm’a teslim olmuş müminler iken dinledikten sonra uğradıkları fikri değişimler sonucu kâfirlik içine düşebilmektedir.

Sosyal Medya Cinsel Ahlâkımızı Çürütebiliyor

Sosyal medya inancımızı zaafa uğrattığı gibi cinsel ahlâkımızı da çürütebilmektedir.

Günümüzde yediden yetmişe gencimize ve yaşlımıza musallat olan bir ahlâkî belayı azim var o da pornografidir. Sosyal medyada yayın halinde olan dünya ölçeğinde 26 milyon porno sitesi var. Bu sitelerin hücumu altında kadınımız da erkeğimiz de gencimiz de yaşlımız da. Allah cümlemizi korusun.

 Pornografi

Pornografinin her türlü cinselliği görselleştiren daha açık bir anlatımla hayvanlarla ve çocuklara ilişkilere kadar bütün bu karanlık fitneler akıllı telefonlar aracılığıyla cebimizde ve elimizdedir. Pornografinin en büyük belalarından biri, izlenmesi bile caiz olmayan gayrı meşru görüntüleri bizler için doğallaştırmasıdır, hayatımıza girmek için açık kapılar oluşturmasıdır. Allah muhafaza buyursun kalplerimize nüfûz eden pornografik görüntüler haram olan işlemleri bize helalleştirerek imanımızı da kemirmektedir.

İzleyenler için pornografi bir göz zinasıdır. Ama kalbe intikal eden görüntüler bütün kalbimizin ışıklarını perdeleyebilmektedir ve de bizim pornografi gibi karanlık ve zararlı bir akımın destekleyicisi konumuna düşürmektedir.

Cinsel İçerikli Yazışmalar

Güzel kardeşlerim sosyal medyanın zararı olarak pornografiden bahsettik ama bir de cinsel içerikli yazışmalarımız var. Genç-yaşlı, erkek-kadın, eğitimli, eğitimsiz… İnsanlarımız sözlü ve görüntülü yazışmalara, video paylaşımlarına yöneliyor. Medyamızda ve sosyal medyamızda son dönemlerde sıkça kullanılan bir ifade var; eski sevgilisi, yeni sevgilisi yönünde. Bize gayrı meşruları meşrulaştırıyorlar ve de alıştırıyorlar. Açıkça ifade edelim: Müslüman erkeklerin ve kadınların nikahlı eşleri ve onlarla yazışmaları olabilir ama mesajlaştığı ve cinsel içerikli olarak yazıştığı ve görüntü alıp verdiği sevgilisi olamaz. Değil dindar olarak görülen evli erkekler, evli kadınlarımız dahi bu görüntülü-görüntüsüz yazışma fitnesinin içine düşebilmektedir.

Sosyal medyada yer alan haram nitelikli yazışmaları ve görüntü teatileri, ailevî huzursuzlukların da, boşanmaların da artık temel sebepleri arasına girmiş bulunmaktadır.

Ali Rıza DEMİRCAN

Devam edecek

Gelişen Olaylara İslami Bakışın Adresi