Analiz

SUFİLİK VE PSİKOLOJİ

Psikoloji aslında batı kaynaklı bir bilim olsa da İslamiyet’in temelinde zaten bu bilim mevcuttur. Günümüzde ne yazık ki bu bilim batı temelli kaynaklara dayanmaktadır. Bu kaynaklarda çok kıymetlidir ve işe yaramaktadır. Sufi yolu belki de psikoterapi akımlarından olan varoluşsal psikoterapiyle daha çok eşleştirilebilmektedir. İki akımda da kişi varlığını ve hakikati sorgulamaktadır.

Sizlerle bu yazı da Psikoloji biliminin ve tasavvufun aslında birbirine ne kadar benzediğini anlatacağım. Tasavvuf ile insan kendi iç hakikatini aramaya ve bulmaya yönelir. Tasavvuf da insan bir yolcudur ve hakikati aramaktadır. Tasavvuf insanın hem mükemmel olduğunu aktarırken hem de kopuşla birlikte başlayabileceği bir bozulmayı da içinde barındırdığını aktarır. Sufiler anksiyeteden arınmış bir yaşamı ve feyz alınan bir yaşam sürdürmeyi hedeflemektir. Günümüzde ki bazı terapilerde de bu sistem kullanılmaktadır. Terapide ki amaç kişinin kaygısının kmkenini bulup o kaygıyı indirgeyebilmek.  Bir diğer benzer nokta ise Psikoanalitik terapide uygulanan bilinçdışı nesnelerin dışa aktarımı sufilerinde nefsi terbiye aşamasında kullandığı bir yöntemdir.

Tasavvufta yolcunun bir arzu nesnesi vardır ve ona ulaşmayı hedefler. Fakat sıkıntılar tam da bu aşama da başlamaktadır. Ben-sen ilişkisinde kişi sadece kendi faydasını düşünürse nefs-i emmarenin tuzağına yakalanmıştır. Nefs-i emmare kişinin kötülükten arınmamış nefsidir. Kişi nefs-i emarenin tuzaklarından iç gözlem yaparak ve iç sorgulama yaparak kurtulabilir. Günümüzde terapilerde de iç gözlem yapılarak danışana hem kendini tanıması sağlanmakta hem de olaylar karşısında verdiği tepkilerin doğruluğu sorgulatılmaktadır. Yolculukta olan kişinin nefs-i mutmainne aşamasına gelmesi ile bütün kaygılardan, dünyevi sorunlardan, içsel çatışmalardan ve sahip olma düşüncesinden kurtulduğu aktarılmıştır. Bu aşama gelirken kişinin kendini bilmesi ve tanımış olması gerekmektedir. Psikoterapilerde de amaç insana kendi benliği hakkında farkındalık kazandırmakla beraber onu tanımasını sağlamaktır.

Kişilik insanın genlerinden aktarılabilen, yaratıldığında sahip olduğu kişilik özellikleridir. Karakter ise kişinin çevresiyle olan etkileşimi ve deneyimlerinden sonuçla oluşturduğu özelliklerdir. Tasavvufta ki kişilik kuramı kalb, ruh ve nefs arasında geçmektedir. Ruh ile nefs kalbi ele geçirmeye çalışır. Kalp kişinin duygu, düşünce ve duygulanımları ile varoluşsal arzuları arasında bir katalizör görevi görmektedir. Aynı zamanda kalb ilahi ışık ve bilgeliğede götürmektedir. Kalp gözü ifadesi ile bu kelimeyi sezgisel anlamada taşınmaktadır. Burada anlam ise kalbin uyanıklığı veya körlüğüdür.

Son olarak kalP nasıl uyandırılır? Sufiler kalbin ancak Rabbi anmak ile uyanacağını aktarmaktadır.

MEDİNE NUR KALYONCU 

Recent Posts

  • Gündem

Uluslararası Ceza Mahkemesi, Netanyahu ve Gallant İçin Yakalama Kararı Çıkardı!

Uluslararası Ceza Mahkemesi (UCM), Gazze'de işlenen savaş suçları nedeniyle İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu ve eski…

6 saat ago
  • Gündem

KUR’ÂN ARAŞTIRICISIYDI BEL’AM MI OLDU!

Bu video bize BELAM başlığı ile gönderildi. BEL’AM için Diyanet İslam Ansiklopedisine baktığımızda şu açıklamayı…

7 saat ago
  • Gündem

YALNIZCA VE SADECE MİLLETİMİZİN ASKERLERİNE MUHTACIZ

Seçilmiş Cumhurbaşkanımızın katıldığı merasimden sonra bir gurup teğmenin sonradan korsan yeminle Mustafa Kemal’in askerleriyiz diyerek…

11 saat ago
  • Gündem

İBB Meclisi’nde İstanbul’da Suya Her Ay Zam Yapılacak

İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB) Meclisi’nde alınan kararla su fiyatlarına %17,5 zam yapıldı ve her ay…

12 saat ago
  • Gündem

Marmara’da Lodos: Deniz Ulaşımı Olumsuz Etkilendi

İstanbul' da Şiddetli lodos, Marmara Bölgesi'nde deniz ulaşımını sekteye uğratmaya devam ediyor. İstanbul, Bursa ve…

13 saat ago
  • Makale

Evrensel Bir Kişilik Profili: Ebu Leheb ve Karısı (1)

Ebu Cehil deistti, diğer Mekkeli müşrikler de deistti, Allah’ın varlığına inanıyorlardı ama Hz. Muhammed’in Allah’ın…

13 saat ago