Trafik son derece önemli bir konudur. Çünkü her yıl trafik kazalarında binlerce insanımız can veriyor. Mali kayıplarımız da büyük. Biz “ İslâm, Sosyal Hayatımız Gibi Trafik Hayatımızın Problemini de Çözümleyecek Hayat Düzenidir” başlıklı üç gün sürecek yazımızla konuyu yeniden gündeme getirecek, gerekli İslamîı bilgileri vermeye çalışacağız. Bu yazımızda ise konuyu farklı bir boyutta ele alacağız.
Bilgili ve bilinçli bir Müslüman, can ve mal dokunulmazlığını kabul etmek ve saygı göstermekle yükümlüdür. Bu sebeple o, ülkeler ve şehirlerarası seyahatlerde trafik kurallarına uymayı görev bilir.
Bir diğer anlatımla o, aracının bakımını yaptırır. Hız limitlerini aşmaz, alkollü ve uykusuz araç kullanmaz, tehlike oluşturacak şekilde diğer sürücülerle inatlaşmaz ve yarışa girmeye kalkmaz.
Müslüman bu ölçülere uymaya çalışsa da kendisinden kaynaklanan hatalarla trafikte ölüme sebebiyet verebilir.
Trafik kazalarının sebep olduğu ölümler, ölenin ailesinde derin üzüntülere sebep olmaktadır. Ama ölümler maddi kayıplara ve ailenin geride kalan üyeleri için maddi problemlere ve geçim sıkıntılarına da neden olabilmektedir. Ölenler geri getirilemez ama sağların maddi problemleri çözümlenebilir.
Allah kullarına pek merhametlidir. Bunun için onların hayatlarını düzenleyecek ve mutluluklarına vesile olacak emirler vermiş ve yasaklar koymuştur. Bu emirlerden biri de hata ile öldürülenler için kan bedeli ödenmesidir. Kur’ân’ın diyet dediği bu kan bedeline ilişkin olarak Nisa suresinin 92. âyetinde şöyle buyrulmaktadır.
“Yanlışlıkla olması dışında bir müminin diğer bir mümini öldüremez. Kim bir mümini yanlışlıkla öldürürse, özgürlüğü elinden alınmış bir müminin özgürlüğüne kavuşturulması; bir mümin esirin özgürleştirilmesi ve öldürülenin ailesine diyet; kan bedeli verilmesi gerekir. Öldürülenin diyetini alacak varisleri, kan bedelini karşılıksız olarak bağışlayabilirler.
Eğer öldürülen mümin, size düşman olan topluluktan ise mümin bir esirin özgürleştirilmesi gerekir. Eğer öldürülen aranızda anlaşma olan bir topluluktan ise ailesine diyet ödenir ve bir mümin esirin de özgürleştirilmesi gerekir.
Kim açıklanan görevleri yapma/yaptırma imkanını bulamazsa ard arda iki ay oruç tutar. Bu görevler hata ila öldürenin tövbesinin Allah tarafından kabul edilmesi içindir. Allah bilici ve doğru kararlar vericidir.”
Biz laik yani baskıcı, ötekileştirici ve dışlayıcı laik bir toplumda yaşamakla birlikte gerekli adımları atarak Rabbimizin bu emrin uygulayabiliriz, bununla da yükümlüyüz.
Aziz Peygamberimizin açıklamaları ve uygulamaları ışığında konumuzla ilgili bazı bilgiler sunalım:
Sözü edilen diyetin farz bir görev kılınmasının amacı acıları paylaşmak ve yardımlaşmaktır. Müşterek özellikleri olan insanları birbirlerine murakıp ve uyarıcı kılmaktır.
Ölümlü bir trafik kazasının Müslüman bir esirin özgürlüğüne kavuşturulması ve kan bedeli ödenmesine vesile kılınması ne büyük bir insancıl olaydır.
Basit bir yasa ile bu tür problemler çözülebilir. Ama jakoben laikliğimiz önümüze bariyerler koymaktadır.
Çocuklarının mirasından ana babaya pay vermeyen ilkel hukuk sistemiz, hata veya kasıtla adam öldürmelerde öldürülenin varislerine kan bedeli verilmesini de engellemektedir.
Hata ile ölüme sebebiyet vermelerde ölenin varislerinin kan bedelini bağışlayabileceği kaydını koyarak soralım:
Ey sivil örgütlerimiz! Ey Parlamentomuz! Müstebid laikliğiniz manidir, tamam. İslam emrettiği için değil ama aklın ve sosyal hayatın gereği olduğu için bu tür toplumsal probleme sahip çıkamaz, yasa teklifi getiremez misiniz?
Unutmayınız, paylaşmadığımız acılar ve gidermediğimiz ihtiyaçlar için Halk ve Hak katında hepimiz sorumluyuz.
Ali Rıza Demircan
Uluslararası Ceza Mahkemesi (UCM), Gazze'de işlenen savaş suçları nedeniyle İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu ve eski…
Bu video bize BELAM başlığı ile gönderildi. BEL’AM için Diyanet İslam Ansiklopedisine baktığımızda şu açıklamayı…
Seçilmiş Cumhurbaşkanımızın katıldığı merasimden sonra bir gurup teğmenin sonradan korsan yeminle Mustafa Kemal’in askerleriyiz diyerek…
İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB) Meclisi’nde alınan kararla su fiyatlarına %17,5 zam yapıldı ve her ay…
İstanbul' da Şiddetli lodos, Marmara Bölgesi'nde deniz ulaşımını sekteye uğratmaya devam ediyor. İstanbul, Bursa ve…
Ebu Cehil deistti, diğer Mekkeli müşrikler de deistti, Allah’ın varlığına inanıyorlardı ama Hz. Muhammed’in Allah’ın…