Tunus hükümeti, 2011 yılında gerçekleşen devrimin resmi ölü sayısını açıkladı. 129 kişinin öldüğü devrimde, 634 kişinin de yaralandığı bildirildi.
Tunus hükümeti, 2011 yılında gerçekleşen devrimin resmi ölü sayısını açıkladı. 129 kişinin öldüğü devrimde, 634 kişinin de yaralandığı bildirildi.
Tunus hükümeti, 2011 devriminin resmi ölü sayısının 129 kişi olduğunu açıkladı. 634 kişi de yaralandı. Duyuru, bağımsız bir komisyon tarafından Kuzey Afrika ülkesinde meydana gelen demokratik dönüşümün bir göstergesi olarak nitelendirildi. Yıllardır kurbanların ailelerinin talep ettiği devrim şehit ve yaralıların resmi listesi geçtiğimiz hafta, Tunus’un bağımsızlığının 65. yıldönümü arefesinde yayınlandı. Direniş Savaşçıları, Şehitleri, Devrim ve Terör Saldırılarının Kurbanları Genel Müdürlüğü başkanı Abdulrezzak Kilani, açıklanan listeyi ölen eski cumhurbaşkanının diktatörlüğünü devirmek için halkın fedakarlıklarının devlet tarafından tanınması olarak değerlendirdi. Kilani’ye göre bir sonraki adım, mağdurlara ve ailelerine tazminat ödemek.
Hareket ayrıca, kendilerini yanlışlıkla listeden çıkarılmış olarak gören yaklaşık 1.500 kişinin idari temyiz başvurusunda bulunmasının önünü açıyor. 2012’de yayınlanan bir ön rapor, devrim sırasında 338 kişinin öldüğünü ve 2.147 kişinin yaralandığını belirtmişti. Liste, cumhurbaşkanı Binali’nin Suudi Arabistan’a kaçtığı 17 Aralık 2010 ile 14 Ocak 2011 tarihleri arasında güvenlik güçleriyle çatışmaların patlak verdiği rejim karşıtı protestolar dönemini kapsıyor. Aslında, Tunus Cumhuriyeti İnsan Hakları ve Temel Özgürlükler Yüksek Komitesi tarafından Ekim 2019’da yayınlandı. Listenin Resmi Gazete’de yayınlanmasındaki gecikme, geçiş aşamasının karşılaştığı zorlukları yansıtıyor. Adaleti ve ulusal uzlaşmayı sağlama çabaları, devrim sonrası siyasette yer almayı başaran eski rejime yakın isimler tarafından yıllardır engellenmişti. Geçiş dönemi adaleti, diktatörlük döneminde 2011 yılında protestocuların öldürülmesi de dahil olmak üzere diktatörlük döneminde işlenen ihlallerle ilgili olarak 2018’den bu yana özel mahkemelerde düzinelerce yargılama ile sonuçlandı. Ancak yetkililer bu davalarda arşivlere ve sanıkların isimlerine erişimi engellemiş, bugüne kadar da herhangi bir karar verilmemişti.