28 Mayıs Pazar günü yapılan Cumhurbaşkanlığı ikinci tur seçiminde ipi, Recep Tayyip Erdoğan göğüsledi.
15 Mayıs Pazar günü yapılan ilk tur seçimlerinde 50+1’i bulamayan adayların, ikinci tur seçimlerinde yaptıkları kıyasıya seçim yarışından sonra, kazanan Tayyip Erdoğan oldu.
Seçimin sonucunda, Recep Tayyip Erdoğan oyların %52,16’sını, Kemal Kılıçdaroğlu ise % 47,84 aldı. Bu sonuçlardan sonra, Türkiye Cumhuriyetinin 13. Cumhurbaşkanı Sayın Recep Tayyip Erdoğan oldu.
Her şeyden önce dostluk ve kardeşlik içinde geçmesi gereken seçim atmosferinin, gergin bir ortamda geçmesi, sağduyulu vatandaşları ziyadesiyle üzdü.
Bu seçimler bizlere açık ve net bir şekilde göstermiştir ki, sosyal medya denilen gayya kuyusu, toplumu germek ve sinir uçlarına iğne batırmak gayesiyle kullanılmış, seviyesiz ve ahlaksızca kullanılan küfür dili toplumu fazlasıyla germiş ve kutuplaştırmıştır.
Hayatta hiçbir başarı sağlayamamış bir takım insanların, tamamen egolarını tatmin için yaptıkları klavye kahramanlıkları, çok şükür ki şimdilik %52 oy ile bertaraf edilmiştir. Seçim sürecinde, özellikle Cumhur İttifakı taraftarlarına, cahil, aptal, koyun sürüsü gibi tabirler ile hakaret edilmesi, ancak terbiye yoksunu ve ahlaksız insanların yapabileceği bir şeydi…
Mirat Haber olarak; yeniden sandıktan çıkan ve güven tazeleyen Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan’ı ve ekibini tebrik ediyoruz. Kendisine ve ekibine söyleyeceklerimizi Şeyh Edebali’nin diliyle söylemek istiyoruz.
Ey Oğul!
Beysin! Bundan sonra öfke bize; uysallık sana…
Güceniklik bize; gönül almak sana..
Suçlamak bize; katlanmak sana..
Acizlik bize, yanılgı bize; hoş görmek sana..
Geçimsizlikler, çatışmalar, uyumsuzluklar, anlaşmazlıklar bize; adalet sana..
Kötü göz, şom ağız, haksız yorum bize; bağışlama sana…
Bundan sonra bölmek bize; bütünlemek sana..
Üşengeçlik bize; uyarmak, gayretlendirmek, şekillendirmek sana..
Ey Oğul!
Yükün ağır, işin çetin, gücün kıla bağlı, Allah Teala yardımcın olsun.
Beyliğini mübarek kılsın.
Hak yoluna yararlı etsin.
Işığını parıldatsın.
Uzaklara iletsin.
Sana yükünü taşıyacak güç, ayağını sürçtürmeyecek akıl ve kalp versin.
Sen ve arkadaşlarınız kılıçla, bizim gibi dervişler de
düşünce, fikir ve dualarla bize va’dedilenin önünü açmalıyız.
Tıkanıklığı temizlemeliyiz.
Oğul!
Güçlü, kuvvetli, akıllı ve kelamlısın.
Ama bunları nerede ve nasıl kullanacağını bilmezsen sabah rüzgarlarında savrulur gidersin..
Öfken ve nefsin bir olup aklını mağlup eder.
Bunun için daima sabırlı, sebatkar ve iradene sahip olasın!..
Sabır çok önemlidir.
Bir bey sabretmesini bilmelidir.
Vaktinden önce çiçek açmaz.
Ham armut yenmez; yense bile bağrında kalır.
Bilgisiz kılıç da tıpkı ham armut gibidir.
Milletin, kendi irfanın içinde yaşasın.
Ona sırt çevirme.
Her zaman duy varlığını.
Toplumu yöneten de, diri tutan da bu irfandır.
İnsanlar vardır, şafak vaktinde doğar, akşam ezanında ölürler.
Dünya, senin gözlerinin gördüğü gibi büyük değildir.
Bütün fethedilmemiş gizlilikler, bilinmeyenler,
ancak senin fazilet ve adaletinle gün ışığına çıkacaktır.
Ananı ve atanı say!
Bil ki bereket, büyüklerle beraberdir.
Bu dünyada inancını kaybedersen, yeşilken çorak olur, çöllere dönersin.
Açık sözlü ol!
Her sözü üstüne alma!
Gördün, söyleme; bildin deme!
Sevildiğin yere sık gidip gelme; muhabbet ve itibarın zedelenir…
Şu üç kişiye;
yani cahiller arasındaki alime,
zengin iken fakir düşene
ve hatırlı iken, itibarını kaybedene acı!
Unutma ki, yüksekte yer tutanlar, aşağıdakiler kadar emniyette değildir.
Haklı olduğun mücadeleden korkma!
Bilesin ki atın iyisine doru, yiğidin iyisine deli derler.
En büyük zafer nefsini tanımaktır.
Düşman, insanın kendisidir.
Dost ise, nefsi tanıyanın kendisidir.
Ülke, idare edenin, oğulları ve kardeşleriyle bölüştüğü ortak malı değildir.
Ülke sadece idare edene aittir.
Ölünce, yerine kim geçerse, ülkenin idaresi onun olur.
Toprağın ekim zamanını bilen çiftçi, başkasına danışmaz.
Yalnız başına kalsa da! Yeter ki, toprağın tavda olduğunu bilebilsin.
Sevgi davanın esası olmalıdır.
Sevmek ise, sessizliktedir.
Bağırarak sevilmez.
Görünerek de sevilmez!..
Geçmişini bilmeyen, geleceğini de bilemez.
Osman! Geçmişini iyi bil ki, geleceğe sağlam basasın.
Nereden geldiğini unutma ki, nereye gideceğini unutmayasın…
MİRATHABER.COM