Dünyanın en büyük petrol üreticilerinden biri Venezuela, dünyanın en ucuz benzini 10 sente satan ülke olarak petrol ihracatı ile de önde gelen bir ülke. 1960 da Petrol ihracatçısı ülkeler organizasyonu olan OPEC kurucuları arasında olup, 300 milyar varil ile dünyanın en çok petrol rezervine sahip. Arabistan 267 milyar varille ikinci sıradadır. Petrol üretiminde Venezuela 2.8 milyon varil ile lider konumdaydı. Arabistan 1.3 milyon, Kuveyt 1.7 milyon varil petrol üretiyordu.
2 Ağustos 2017 BBC Türk’ün haberine göre Venezuela’nın günlük üretimi 2 milyon varile düşmüş. Kuveyt 2.7 milyon, Arabistan 10 milyon varil petrol üretiyor.
Venezuela’nın bir çok batılı ülkeden önce demokrasiye geçmesi, 1854 yılında köleliği kaldırması yönü ile örnek bir ülke. Dış ticaret gelirlerinin neredeyse % 90’dan fazlasını petrol ihracından kazanan Venezuela, küresel petrol şirketleri tarafından sistematik olarak kuşatma altına alınmıştır. Ülkedeki siyasi istikrarsızlık, yönetimlerdeki Ortodoks politikaların uygulanması için uluslararası ticareti kontrol eden Küresel finans örgütü, siyasal yaptırımlar olarak, IMF in kemer sıkma politikalarının dayatmıştır. Bu baskıların uygulanması, ülkenin yer altı kaynaklarını küresel şirketler tarafından sömürülmesi için çok yönlü olarak günümüzde de sürmektedir.
Petrol üretim kapasitesi 2002’de 3.3 milyona çıkmışken, Ocak 2003’te bu rakam 700 bin varile düşmüş. Bu düşmenin temel nedeni, Chavez’in siyasi iktidara gelmesi, uluslar arası küresel petrol şirketleri ile ters düşmesindendir.
Küresel şirketlerin bankalar üzerinden ekonomiyi çökertmesine rağmen, halkı kışkırtarak oluşturulan protestoya ve arada bir de darbe girişimine direnen Chavez, karşı hamle olarak, PDVSA’yı (Venezuela Devlet Petrol Ve Doğal Gaz Şirketi) o zamana kadar özerk bir yapısından çıkartarak Enerji ve Petrol Bakanlığı’na bağladı ve “Fonden” adında, petrol gelirlerinin toplandığı bir fon kurdu.
Chavez’in Venezuela’nın petrol endüstrisine, 2007’de devlet gelirlerini artırmak için, ülkedeki bütün yabancı firmaların operasyonlarında çoğunluk haklarını PDVSA’ya devretti. Yani küresel sömürü şirketlerine karşı halkının kaynaklarını korudu ve millileştirdi.
Chavez’in ölümünün ardından Devlet Başkanlığı görevini devralan Maduro’nun yerli milli kimliği küreselci sağ muhalefetin kendisine yönelik eleştirilerinin çıkış noktasını oluşturuyor.
Küreselci şirketlerin sesi Muhalefet -ABD’nin bölge politikalarıyla da uyumlu bir şekilde- Maduro’nun ülkenin ekonomik zenginliğini çarçur ettiğini iddia ederken, Maduro ise “Sıradan Venezuelalı’nın haklarını savunmaya devam edeceğim” diyordu. ABD başta olmak üzere Batı ülkeleri ise sürecin en başından beri Venezuela’daki sağ muhalefeti destekliyor.
ABD, Venezuela Devlet Başkanı Nicolas Maduro’yu ‘diktatör’ olarak tanımladı ve kendisine yönelik yaptırım kararı aldığını açıkladı.Venezuela Devlet Başkanı Nicolas Maduro, yeni anayasayı yazacak Kurucu Meclis’in üyelerini belirleyen seçimler sonrası zaferini ilan etti. Bu durum Türkiye’nin durumu ile çok da farklı değildi. Küresel güçlerin oyunu her yerde aynıydı. Yaptırımlara göre ABD’li şirketler ve kişilerin Maduroy’la ticari ilişki kurması yasaklandı.
Venezuela, Amerika’yı yöneten küresel sermaye tarafından yıllardır abluka altında. Yeraltı kaynaklarını elde etmek için siyasal darbe denemelerinden tutun, askeri darbe gibi her türlü müdahaleyi yapmaya çalışmaktadır. İktisadi kuşatma altına alınan Venezuela hiper enflasyonla boğuşan ve nakit sıkıntısı çeken bir ülke haline getirildi.
Geçtiğimiz günlerde Venezuela’da Apure eyaletine bağlı Elorza kasabası, kendi kağıt parasını basmaya başladı. Kasaba yönetimi, üstünde bağımsızlık kahramanı Jose Andres Elorza’nın resminin olduğu ‘Elorza’ adlı banknotlar basmaya başladı.
Ülkedeki hiper enflasyonun ve nakit sıkıntısınınnedeni, küresel finans sisteminin bankalar üzerinden yürüttüğü Ortodoks politikaları dediğimiz para ve maliye politikalarının, küreselci iktisadi işgalci büyük şirketlerin çıkarlarına göre uygulanmasıydı. Nakitsizleştirilmiş toplum, Elorza’daki ticareti olumsuz etkilediğini söyleyen yetkililer, yeni paranın, banka havalesi yoluyla belediye başkanlığından satın alınabileceğini ifade etti.
Venezuela da paranın üretimine bir örnek olarak; kontrolünün, paranın basılmasının, halkın ihtiyaçlarını karşılamak için kullanılmasının, faizsiz üretilmesi, üretilmiş mal ve hizmetlerin toplumun ihtiyaçlarını karşılayacak şekilde organize edilmesi, Venezuela’nın kurtuluşu olabilir. Hiper enflasyon nedenleri, küreselcilerin parayı kontrol edip, piyasadan çekmesi ve kontrol edip kodladığı Ortodoks ekonomi modelleri yüzündendir.
Elorza’nın Venezuela Belediye Başkanı Solfreddy Solorzano, halkın harcayacak bolivarı olmadığından bu yola başvurduklarını belirterek “Şimdiden 2 milyar bolivar değerinde satış yaptık” dedi. Yerel iş adamı Canuto García da civardaki kentlerde yapılan festivallerde para akışının sağlanamaması sebebiyle bu fikrin ortaya çıktığını dile getirdi.
Venezuela Devlet Başkanı Nicolas Maduro, aralık ayında, Washington yönetiminin ‘finansal ablukası’ ile mücadele için hükumetinin ‘petro’ adlı kripto para çıkaracağını açıklamıştı. Maduro’nun bu arayışı karşısında kripto paraları bir çıkış görmeye itilmesini, küresel finans oyuncularının B planı olarak görüyoruz.
Maduro, geçen ay, ülke televizyonunda yaptığı açıklamada Petro isminde kripto para biriminin ön satışlarının ilk gününde 735 milyon dolar değerinde petro satıldığını bildirmişti. Maduro, petrol satışlarını petro ile yapılabileceğini söyledi. Bu Venezuela’nın yeni bir para birimi ile petrol satması demek olur ki, kripto parayı $ veya € ile satması Venezuela için bir çıkış yolu olmayacaktır.
Ulusal petrol, doğal gaz ve maden kaynaklarıyla desteklenen para biriminin ülkenin ekonomik sıkıntılarına çözüm olacağını belirten Maduro, ABD’nin ülkeye uyguladığı ekonomik yaptırımları hatırlatarak, “Petro, Venezuela’nın Superman’e (ABD kastediliyor) karşı ihtiyaç duyduğu kriptonit olacak” demişti.
Türkiye, cari açığının çok büyük bölümü enerjidendir. Venezuela ile kurgulanacak yeni ikili ticari ilişkide özel bir modelle, (önerilerimizde olan) karşılıklı menfaatlere dayanan, her iki ülkenin bağımlılığını kaldıracak politikalar uygulanarak, karşılıklı olarak ihtiyaçları giderilebilir.
Bu kripto paraların kontrol alt yapısı olan blockchain teknolojisini kontrol edenlerin spekülatif ortama açık modele bağımlı olmamalıdır. Yeni bir model kurgulama olarak bu rahatlıkla çalışılıp uygulanabilir.
Türkiye’deki finansal kuşatma Venezuela’dan çok da farklı değildir. Tezgah iki ülkede de aynı işletiliyor. Sorunları oluşturan küresel finans sisteminin ortak oluşu, ortak bir çözüme iki ülkeyi götürebilir.
Selam ve dua ile…
Gelişen Olaylara İslami Bakışın Adresi
Uluslararası Ceza Mahkemesi (UCM), Gazze'de işlenen savaş suçları nedeniyle İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu ve eski…
Bu video bize BELAM başlığı ile gönderildi. BEL’AM için Diyanet İslam Ansiklopedisine baktığımızda şu açıklamayı…
Seçilmiş Cumhurbaşkanımızın katıldığı merasimden sonra bir gurup teğmenin sonradan korsan yeminle Mustafa Kemal’in askerleriyiz diyerek…
İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB) Meclisi’nde alınan kararla su fiyatlarına %17,5 zam yapıldı ve her ay…
İstanbul' da Şiddetli lodos, Marmara Bölgesi'nde deniz ulaşımını sekteye uğratmaya devam ediyor. İstanbul, Bursa ve…
Ebu Cehil deistti, diğer Mekkeli müşrikler de deistti, Allah’ın varlığına inanıyorlardı ama Hz. Muhammed’in Allah’ın…