islami haberdini haberortadoğu haberleriislam coğrafyası
DOLAR
34,7367
EURO
36,5541
ALTIN
2.951,51
BIST
9.827,23
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
İstanbul
Hafif Yağmurlu
11°C
İstanbul
11°C
Hafif Yağmurlu
Çarşamba Hafif Yağmurlu
12°C
Perşembe Çok Bulutlu
14°C
Cuma Az Bulutlu
14°C
Cumartesi Az Bulutlu
16°C

UKRAYNA GİBİ YUNANİSTAN DA ŞIMARTILIYOR…

UKRAYNA GİBİ YUNANİSTAN DA ŞIMARTILIYOR…
7 Mart 2022 09:20
A+
A-

Rusya Ukrayna savaşı bize bir kez daha gösterdi ki, Nato’nun ipiyle kuyuya inilmez. Hatta bu cümleyi  biraz daha açarsak  Batı’nın ipiyle kuyuya inilmez de diyebiliriz.

Bu savaşı başlatanların, üçüncü dünya savaşı hayaliyle başlattıkları yavaş yavaş netlik kazanırken, Rusya tarafının nükleer silah da kullanabileceğini açıklaması, kafalarda soru işaretleri oluşturmaya devam ediyor. Bu savaşlar, zaten ateş yumağına dönmüş yaşlı dünyamızı, biraz daha yaşlandırarak, insanlığın sonun getirme çabası değilse nedir acaba? Pandemi ile dünya nüfusunu azaltmayı deneyenlerin, şimdi bunu savaş ortamına evirerek amaçlarını gerçekleştirme eğilimleri, insanlık adına utanç verici bir tablodur. Ama şunu çok iyi biliyoruz ki Batı, utanma duygusu olmayan batık bir kültürün günümüzde ki temsilcisidir.

Amerika’da yayın yapan CBC News TV kanalının, bir program esnasında güzel İstanbul’umuzu Yunan toprakları içinde göstermesi, oynanan oyunların ve savaşın sıcak yüzünün bize de sıçrayabileceği kanaatini, bendenizde oluşturuverdi. Her ne kadar Nato ülkesi de olsak, AB dahil ABD’nin gözünde Türkiye, bir Ortadoğu ülkesidir. Onlar açısından Ortadoğu ülkeleri, ikinci hatta üçüncü sınıf insanların yaşadığı, batıya hizmet etmek için köle olarak benimsedikleri üçüncü dünya ülkeleridir. Bunu Rus Ukrayna savaşında, bölgeden haber merkezlerine haber geçen muhabirlerin dilinden bir kez daha öğrenmiş olduk.

ABD denilen büyük şeytanın, sınırımızda konuşlanan terör örgütlerine binlerce tır silah yardımı yapması, Yunanistan sınırına Dedeağaç’a üs kurması ve silahlandırması, şimdide CBC gibi bir Tv kanalının İstanbul’u Yunan toprağı olarak göstermesi; bizim gibi dünyaya medeniyet dağıtmış bir ülkeyi korkutmaz ancak ve ancak manevi duygularımızı kabartarak bu müptezellere karşı, uhrevi duygular ile silah dâhil her şekilde karşı çıkmaya teşvik eder.

Daha düne kadar Osmanlı’nın bir eyaleti konumunda ki Yunanistan, şımarmaya ve de Ukrayna gibi gaza gelmeye devam ederse, sonuçlarına da katlanır. Ne diyelim?

Aslında ABD Yunanistan olayını biraz açmakta fayda var. ABD ve Yunanistan, 5 Ekim 2019 tarihinde, daha önce imzalanan savunma ve işbirliği anlaşmasına ek protokol imzaladı. Ekim 2021’de ise bu anlaşma yenilendi ve ABD, Yunanistan ile ortak tatbikat bahanesiyle Yunanistan’a silah sevkiyatına başladı.

Bu sevkiyat yapılırken Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Yunanistan bir ABD üssü haline gelmiştir” açıklamasını yapmıştı ama ne Yunanistan’dan Ne de ABD’den bir açıklama yapılmadı.

Şu anda Dedeağaç’a ABD tarafından, 145 helikopter, 1800 zırhlı araç ve 20 bin asker konuşlandırılmış durumda. Zaten Rus Ukrayna savaşının bir nedeni de budur. ABD’nin doğu Akdeniz’den Baltık denizine kadar yapmak istediği tatbikat, Rusya’yı batıdan sıkıştırıp, Karadeniz’e hakim olmak isteğinden kaynaklanıyordu.

Şu cümlemizi tekrar etmekte fayda var. ABD’nin bu bölgedeki varlığını ve etkisini sürdürebilmesinin tek yolu, bölgemizde ki siyasi ve askeri krizin sürdürülebilirliğine bağlı.

Şu anda Türkiye, Rusya ve Ukrayna arasında dengeli bir politika izlemeye çalışıyor ama bir Nato ülkesi(!) olarak taraf olmaya zorlanabiliriz. Lafa geldiğinde en büyük müttefikimiz Türkiye’dir dendiği halde, sözü edilen müttefikliği icraatta bir türlü göremediğimiz ABD ve batı; geçmişte yaptıklarını unutup, Rusya’ya karşı ülkemizin jeopolitik konumu kullanmak isteyecektir.

Bunu yapmak isterken de, Kıbrıs çıkarmasında bize ambargo uyguladığını, daha dün bize ihtiyacımız olduğu halde patriot satmadığını, F-35 projesinden bizi çıkardığını unutarak(!) yapacaktır bunu. Türkiye 31 Temmuz 1959 yılından beri AB’nin kapısında bekletilirken, Ukrayna’yı AB’ye alarak yapacaktır bunu…

Bizi içeride “Güçlendirilmiş parlamenter sistem” illüzyonu ile oyalayarak yapacaktır bunu… Unutmayalım, Ukrayna’nın işgali bir son değil tam tersine bir başlangıçtır…

Bu kargaşada ve savaş ortamında “Bize düşen görev nedir?” diye sorarsanız, “Allah’ın ipine sımsıkı sarılarak” ve Çanakkale ruhunu da hatırlayarak; Kur’an-ı Kerim’in ve sünnetin hükümlerini hayatımızın merkezine koyup, tefrikalardan uzak bir şekilde, genel manada İslam’ın hükümlerinin hayatımıza müdahil olmasına izin vermektir.

Şairin dediği gibi:

Tefrika girmeden bir millete düşman giremez,

Toplu vurdukça yürekler, onu top sindiremez.

Selam, saygı ve muhabbetlerimle….

Şaban DOĞAN 

 

 

 

 

 

Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.