Ukrayna’nın İşgali ve Rus Lider Putin’in Tarihi Emperyalist Konuşması

Rus birliklerinin Ukrayna’nın Lugansk ve Donetsk kentlerini işgal etmesinden sonra yeni Rus Çarı Vladmir Putin dünyaya meydan okudu. Avrupa Birliği ve ABD’nin Türkiye’yi diskalifiye etmeye çalışarak çözmeye çalıştığı Ukrayna krizi, bu iki gücü etkisiz hale getirdi. Özellikle Avrupa Birliği’nin siyaseten yok edildiği Ukrayna krizinde Batı ve Rusya için yine kilit ülke Türkiye oldu.

Rus Çarı Vladmir Putin’in Ukrayna’yı işgalinden sonra yaptığı “ulusa Sesleniş” konuşması, 21 ve 22. Yüzyıl Rus politikasını ifşa etmesinden dolayı tarihi bir vesika olarak kayıt altına alınması için bire bir sizlere tercüme ediyoruz:

Putin, DPR’nin ve LPR’nin egemenliğinin tanınmasının “uzun süredir devam eden bir karar” olduğunu söyledi ve parlamentodan bunu desteklemesinin yanı sıra her iki cumhuriyetle dostluk ve karşılıklı yardım anlaşmalarını onaylamasını istedi.

Rusya, Lugansk ve Donetsk Halk Cumhuriyetlerinin (DPR ve LPR) bağımsızlığını tanıdı ve onlarla dostluk, işbirliği ve yardım anlaşmaları imzaladı. Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin 21 Ocak 20. 2022 Pazartesi gecesi ilgili belgeleri imzaladı.

Daha önce ulusa seslenen Rus Çarı Putin, Ukrayna’nın Donbass’taki tüm düşmanlıkları derhal durdurmasını talep etti ve aksi takdirde “Ukrayna iktidar rejiminin kan dökülmesinin olası devamından tamamen sorumlu olacağını” söyledi. Batı’nın güvenlik garantilerine ilişkin tekliflere yapıcı cevaplar vermesi durumunda, Moskova “misilleme önlemleri alma” konusunda tam hakka sahip olacağını da sözlerine ekledi.

DONBASS’IN TANINMASI

Putin, DPR’nin ve LPR’nin egemenliğinin tanınmasının “uzun zamandır bekleyen bir karar” olduğunu söyledi ve parlamentodan bunu desteklemesinin yanı sıra her iki cumhuriyetle dostluk ve karşılıklı yardım anlaşmalarını onaylamasını istedi.

“Kiev’de iktidarı ele geçiren ve elinde tutanların tüm düşmanlıkları derhal durdurmasını talep ediyoruz. Aksi takdirde, kan dökülmesinin devam etmesinden tamamen Ukrayna iktidar rejimi sorumlu olacaktır” dedi.

Çar Putin’e göre, Minsk Anlaşmalarının uygulanması için savaşırken bile “Rusya Ukrayna’nın toprak bütünlüğünü korumak için her şeyi yaptı.”

UKRAYNA VE NATO KONUSU

Rus Çarı Putin, Moskova’nın Ukrayna’nın NATO üyeliğinin an meselesi olduğunu varsaymak için her türlü gerekçeye sahip olduğunu öne sürerek, “ABD stratejik planlama belgelerinin […] düşmanın füze sistemlerine yönelik sözde önleyici saldırı seçeneğini şart koştuğunu açıklayacağım. ABD ve NATO’nun ana düşmanının kim olduğunu biliyoruz. O düşman Rusya’dır. Resmi olarak NATO belgeleri, doğrudan Rusya’yı Avrupa-Atlantik güvenliği için ana tehdit olarak ilan edip Ukrayna böyle bir grev için bir dayanak olarak görecek” dedi ve şöyle devam etti:

“Aralık ayında Rusya, ABD ve NATO ile karşılıklı güvenlik garantilerine ilişkin yasal olarak bağlayıcı belgeler sonuçlandırma girişiminde bulundu. Moskova, NATO’nun doğuya doğru genişlemeyeceğini ve Ukrayna’yı saflarına kabul etmeyeceğini ve ayrıca topraklarında ciddi saldırı silahlarının konuşlandırılmasına kısıtlamalar getireceğini bekliyordu. Ve bu teklifler esasen cevapsız kaldı ve bu koşullar altında Rusya kendi güvenliğini sağlamak için misilleme önlemleri almaya tam hakka sahip. Tam olarak böyle ilerleyeceğiz.

“Rusya’nın kendisi asla NATO’ya katılmayacak – 2000 yılında, o zamanlar ABD başkanı Bill Clinton’a , , Rusya’yı NATO’ya kabul etme fikrine Amerika’nın nasıl tepki vereceğini sorduğumda çok çekingen bir cevap verdi. Bunun nedeni, ABD’nin Rusya gibi büyük bağımsız bir ülkeye ihtiyacı olmaması ve bunun Rus yolundaki Amerikan geleneksel politikasının kaynağıdır.”

UKRAYNA ELEŞTİRİSİ

Çar Putin’in konuşmasının ana bölümü modern Ukrayna’nın kuruluş tarihine ve Kiev yönetimini eleştirisine ayırdı. Putin, modern Ukrayna’nın “tamamen ve Bolşevik, Komünist Rusya tarafından, tarihi Rus toprakları pahasına yaratıldı. Şimdi minnettar torunlar Ukrayna’da Lenin’in anıtlarını yıktı. Komünizmden arındırma dedikleri bu. Ukrayna için komünizmden arındırma anlamına geliyor Lenin’in heykellerini yıkmak.”

Yeni Rus Çarı, Sovyetler Birliği’nin çöküşünden sonra Rusya’nın her zaman Ukrayna ile “açıkça, dürüstçe ve çıkarlarına saygı duyarak” işbirliği yaptığını, ancak Kiev’de “parazitliğin ortaklığa üstün gelmeye başladığını” öne sürdü. Rus çarı, “Kuşkusuz, Rusya dahil birçok ülke için bir meydan okuma ve sorun olan yolsuzluk, Ukrayna’da özel bir nitelik kazandı. Kelimenin tam anlamıyla Ukrayna devletine, tüm sisteme ve tüm güç dallarına nüfuz etti ve aşındırdı” dedi.

Cumhurbaşkanı, Ukrayna’nın askeri stratejisinin esas olarak Rusya’ya karşı askeri harekâtların hazırlanmasını içerdiğini, Kiev’in son zamanlarda kendi nükleer silahlarını geliştirme tehdidinin sadece bir eylem olmadığını, Moskova’nın bu tehdidi görmezden gelemeyeceğini vurguladı.

GÜVENLİK KONSEYİ’NİN DESTEĞİ

Pazartesi günü erken saatlerde, LPR ve DPR Başkanları Leonid Pasechnik ve Denis Pushilin, Putin’e cumhuriyetlerin egemenliğini tanıma çağrısında bulundu. Bunu takiben, Kremlin’de bu kararı destekleyen üyeleriyle Güvenlik Konseyi toplantısı yapıldı.

Güvenlik Konseyi Sekreteri Nikolay Patrushev, Batı’ya Kiev’in anlaşmaları uygulaması için son şansı vermeyi önerdi. Fikri, Başbakan Mihail Mişustin ve Rusya Dış İstihbarat Teşkilatı (SVR) Direktörü Sergey Naryshkin tarafından desteklendi.

İçişleri Bakanı Vladimir Kolokoltsev, cumhuriyetlerin bağımsızlığını “Ukrayna silahlı kuvvetleri tarafından işgal edilmeden önce”, yani Donetsk ve Lugansk Bölgeleri sınırları içinde tanımaya çağırdı.