YAHUDİLER İLE İLGİLİ AYETLER NELERDİR?

YAHUDİLER İLE İLGİLİ AYETLER NELERDİR?

Kur’an-ı Kerim’de Yahudilerle ilgili ayetler, onların tarihsel tecrübeleri, davranışları ve inançları hakkında çeşitli konulara değinir. Bu ayetler, Yahudilerin Allah’ın emirlerine uyması, peygamberlerine karşı tutumları, toplumsal ve dini konulardaki tutumları gibi birçok farklı konuyu ele alır. İşte bazı örnek ayetler:

Bakara Suresi, 2:40
“Ey İsrailoğulları! Size verdiğim nimetimi hatırlayın. Ahde vefa gösterin ki, ben de size olan ahdimi yerine getireyim ve yalnız benden korkun.”

Bakara Suresi, 2:47
“Ey İsrailoğulları! Size lütuf ve ihsanım ile üstünlük verdim.”

Bakara Suresi, 2:61
“Onlara, ‘Ey Musa! Biz bir türlü yiyeceğe katlanamayacağız. Bizim için Rabbine dua et de, yerin bitirdiği sebzelerden, baklasından, sarımsağından, mercimeğinden ve soğanından çıkarsın’ demiştiniz. Musa da, ‘O hayırlı olanı, aşağı olanla değiştiriyor musunuz? O halde, Mısır’a inin, çünkü orada istediğiniz şeyler var’ demişti. Onların üzerine horluk ve yoksulluk damgası vuruldu ve Allah’ın gazabına uğradılar. Bu böyle oldu çünkü Allah’ın ayetlerini inkâr ediyorlar ve peygamberleri haksız yere öldürüyorlardı. Bu, isyan etmeleri ve aşırı gitmelerindendi.”

Bakara Suresi, 2:83
“İsrailoğullarından, ‘Allah’tan başkasına kulluk etmeyin, ana-babaya, yakın akrabaya, yetimlere ve yoksullara iyilik edin; insanlara güzel söz söyleyin; namazı kılın, zekâtı verin’ diye kesin söz aldık. Sonra, pek azınız hariç, döndünüz; hala dönüyorsunuz.”

Bakara Suresi, 2:85
“Sonra, yine siz o insanlarsınız ki, birbirinizi öldürüyorsunuz; içinizden bir grubu yurtlarından sürüp çıkarıyor, onlara karşı günah ve düşmanlıkla birbirinize arka çıkıyorsunuz. Onlar esir olarak size geldiklerinde de fidyelerini vererek onları kurtarıyorsunuz. Oysa, onların çıkarılmaları size haram kılınmıştı. Yoksa, Kitab’ın bir kısmına inanıp bir kısmını inkâr mı ediyorsunuz? Sizden böyle davrananların cezası, dünya hayatında rezillikten başka bir şey olamaz. Kıyamet gününde de onlar azabın en şiddetlisine itileceklerdir. Allah, yaptıklarınızdan gafil değildir.”

Bakara Suresi, 2:87
“Andolsun, Musa’ya kitabı verdik; ardından da peş peşe peygamberler gönderdik. Meryem oğlu İsa’ya da açık deliller verdik ve onu Ruhü’l-Kudüs ile destekledik. Demek ki, size ne zaman bir peygamber, nefislerinizin hoşlanmadığı bir şey getirdiyse, kibirlendiniz. Kimini yalanladınız, kimini de öldürdünüz.”

Bakara Suresi, 2:111
“Bir de dediler ki: ‘Yahudi veya Hristiyanlardan başkası cennete girmeyecek.’ Bu, onların kendi kuruntularıdır. De ki: ‘Eğer doğru söylüyorsanız, haydi delilinizi getirin.'”

Bakara Suresi, 2:120
“Yahudiler ve Hristiyanlar, sen onların dinine uymadıkça asla senden razı olmazlar. De ki: ‘Allah’ın yolu, asıl yol odur.’ Eğer sana gelen ilimden sonra onların arzularına uyacak olursan, Allah’tan sana ne bir dost ne de bir yardımcı olur.”

Ali İmran Suresi, 3:75
“Kitap ehlinden öylesi vardır ki, ona yüklerce emanet bıraksan, onu sana öder. Fakat onlardan öylesi de vardır ki, ona bir dinar bıraksan, başına dikilmedikçe onu sana ödemez. Bu, onların, ‘Ümmiler hakkında bize bir sorumluluk yoktur’ demelerinden dolayıdır. Kendileri bile bile Allah’a karşı yalan söylüyorlar.”

Ali İmran Suresi, 3:110
“Siz, insanlar için çıkarılmış en hayırlı ümmetsiniz. İyiliği emreder, kötülükten sakındırır ve Allah’a inanırsınız. Kitap ehli de inanmış olsaydı, elbette kendileri için daha iyi olurdu. Onlardan müminler varsa da, çoğu yoldan çıkmışlardır.”

Nisa Suresi, 4:153
“Kitap ehli senden, kendilerine gökten bir kitap indirmeni istiyor. Halbuki Musa’dan, bunun daha büyüğünü istemişlerdi. ‘Bize Allah’ı açıkça göster’ demişlerdi de, zulümleri yüzünden onları yıldırım çarpmıştı. Sonra kendilerine açık deliller gelmişti de, bunları tanımamışlardı. Biz de onları affettik ve Musa’ya apaçık bir delil verdik.”

Nisa Suresi, 4:160-161
“Yahudilerin zulmetmeleri ve birçok kimseyi Allah yolundan alıkoymaları yüzünden, kendilerine önceden helal kılınmış olan şeyleri onlara haram kıldık. Faizi almaları da haram kılındığı halde, onu almaları ve haksız yere insanların mallarını yemeleri yüzündendi. Biz de onlardan inkar edenlere acı bir azap hazırladık.”

Maide Suresi, 5:12-13
“Andolsun, Allah İsrailoğullarının sözünü aldı ve içlerinden on iki nakib gönderdik. Allah da dedi ki: ‘Ben sizinle beraberim. Eğer namazı kılar, zekâtı verir, peygamberlerime inanır ve onlara yardım ederseniz, bir de Allah’a güzel bir borç verirseniz, elbette kötülüklerinizi örterim ve sizi altından ırmaklar akan cennetlere koyarım. Fakat bundan sonra sizden kim inkâr ederse, şüphesiz ki o, dümdüz yoldan sapmış olur.’ Sözlerini bozmalarından dolayı onları lanetledik ve kalplerini katılaştırdık. Onlar, kelimeleri yerlerinden değiştirirler. Kendilerine verilen öğütlerden de bir pay almayı unuttular. İçlerinden pek azı müstesna, onlardan daima bir hainlik görürsün. Yine de onları affet ve aldırış etme. Şüphesiz Allah, iyilik edenleri sever.”

Maide Suresi, 5:20
“Bir zamanlar Musa, kavmine demişti ki: ‘Ey kavmim! Allah’ın üzerinizdeki nimetini hatırlayın. O, içinizden peygamberler çıkardı, sizi hükümdarlar yaptı ve alemlerden hiçbirine vermediğini size verdi.'”

Maide Suresi, 5:32
“İşte bu yüzden İsrailoğullarına şöyle yazdık: Kim, bir cana kıymamış veya yeryüzünde bozgunculuk yapmamış bir kişiyi öldürürse, bütün insanları öldürmüş gibi olur. Kim de bir canı kurtarırsa, bütün insanları kurtarmış gibi olur. Andolsun ki, peygamberlerimiz onlara apaçık deliller getirdiler. Ama onlardan birçoğu bundan sonra yeryüzünde aşırı gitmektedirler.”

Maide Suresi, 5:41
“Ey Peygamber! Kalpleri iman etmediği halde ağızlarıyla ‘İnandık’ diyen ve Yahudilikte yarışanlardan kâfirlere kulak verenler seni üzmesin. Onlar, yalan yere kulak verirler ve başkası adına çarpıtılmış kelimeleri kabul ederler. ‘Bu size verilirse alın, o verilmezse sakının’ derler. Allah birini fitneye düşürmek isterse, onun için Allah’tan (gelen emirler) aleyhine yapabileceğin hiçbir şey yoktur. Onlar, Allah’ın kalplerini temizlemek istemediği kimselerdir. Dünyada onlar için bir rezillik, ahirette de büyük bir azap vardır.”

Maide Suresi, 5:44
Şüphesiz Tevrat’ı biz indirdik. İçinde bir hidayet, bir nur vardır. (Allah’a) teslim olmuş nebiler, onunla yahudilere hüküm verirlerdi. Kendilerini Rabb’e adamış kimseler ile âlimler de öylece hükmederlerdi. Çünkü bunlar Allah’ın kitabını korumakla görevlendirilmişlerdi. Onlar Tevrat’ın hak olduğuna da şahit idiler. Şu hâlde, siz de insanlardan korkmayın, benden korkun ve âyetlerimi az bir karşılığa değişmeyin. Allah’ın indirdiği ile hükmetmeyenler kâfirlerin ta kendileridir.

MİRATYOUTUBE

MİRATHABER.COM