ABD Başkanı Joe Biden geçtiğimiz Cuma gecesi Doğu Avrupa’dan NATO üyesi ülkelerin liderleriyle bir araya geldi ve onlara Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin ile 7 Aralık’ta yaptığı görüşmenin sonucunu anlattı. Biraz önce Çarşamba günü, Ukraynalı mevkidaşı Volodymyr Zelensky ile de temasa geçti. Uluslararası ajanslarda yer alan haberlere göre, Washington’un NATO ittifakının doğu sınırlarındaki son yıllarda aktif olarak Rus karşıtı kart oynayan müttefikleri duydukları karşısında kelimenin tam anlamıyla çileden çıktı.
Geleneğe göre, Biden, Ukrayna Devlet Başkanı’na Moskova’dan olası bir saldırı durumunda, “belirleyici ekonomik ve diğer önlemlerle” yardım etme ve ayrıca Kiev’in sorunlarını katılımı olmadan tartışmama sözü verdi. Washington ayrıca Minsk anlaşmalarının uygulanması için güven artırıcı önlemleri desteklemeye hazır olduğunu duyurdu.
Ancak Associated Press’in bir kaynağa atıfta bulunarak bildirdiğine göre, Kiev, Dışişleri Bakanlığı aracılığıyla Avrupa-Atlantik beklentilerine rağmen Ukrayna’nın önümüzdeki 10 yıl içinde NATO’ya kabul edilmeyeceği konusunda bilgilendirildi.
Bu arada, Moskova’nın NATO’nun doğuya doğru genişlemeyi ve Rus sınırlarına taarruz silahları yerleştirmeyi reddetmesine dair garanti alması konusu, Rusya ve ABD liderleri tarafından tartışıldı. Rusya Federasyonu Devlet Başkanı yardımcısı Yuri Uşakov’un belirttiği gibi, taraflar Moskova’nın endişelerini tartışma gereği üzerinde anlaştılar.
Avrupa-Atlantik güvenliği konuları, Amerikan Başkanı’nın doğu kanadında yer alan Bulgaristan, Macaristan, Letonya, Litvanya, Polonya, Romanya, Slovakya, Çek Cumhuriyeti ve Estonya’dan oluşan “Bükreş Dokuzu”nun liderleriyle yaptığı görüşmenin konusu oldu.
Beyaz Saray basın servisi tarafından yayınlanan bir açıklamada Washington’un ittifak üyelerinin dış saldırganlığa ortak tepkisinin “ABD’nin ‘transatlantik güvenliğine olan bağlılığını ve NATO tüzüğünün 5. Maddesi uyarınca kutsal bir görevi” vurguladığını söylemesine rağmen, Bloomberg tv.nin iddasına göre toplantıya katılanlar bu taahhütten memnun olmadılar.
Ona göre, Dokuz ülkeden birinin lideri öfkeliydi ve genel olarak Doğu Avrupa’nın temsilcileri Rusya’nın “saldırgan” politikasından duydukları korkuyu vurguladılar ve diyaloğa meyilli değillerdi. Estonya Başbakanı Kaya Kallas, Biden ile görüşmeden önce bile, Moskova’ya “NATO’nun topraklarını savunma organizasyonu konusunda oy kullanma hakkı verilmemelidir” dedi. Polonya hükümeti, ABD ve Rusya başkanları arasındaki görüşmenin “nihai kararları getirmediğini” netleştirme çabalarını açıkça sergiledi.
Cuma günü, Polonya Dışişleri Bakanı Zbigniew Rau, Varşova’nın “her zaman diyaloğun destekçisi olacağını”, ancak “görünüşe göre Rusya bununla ilgilenmiyor” olduğundan “ona ulaşamayacağını” söyledi. Litvanya Devlet Başkanı Gitanas Nauseda ise Baltık devletlerinin iddiaya göre Rusya’dan “doğrudan bir tehdit hissettiklerini” vurguladı. Romanya Cumhurbaşkanı Klaus Iohannis, başta Karadeniz olmak üzere doğu sınırlarında NATO kuvvetleri inşa etme ihtiyacı olduğu iddiasında da ısrar etti.
Bununla birlikte, bu ülkelerin hepsi bu fikirde değil. Çek Cumhuriyeti Başbakanı Andriy Babis, Rusya-Ukrayna sınırındaki durumun çözülmesine bağlı olarak NATO ile Rusya arasında diplomatik müzakerelere destek verdi.
Tüm NATO üyelerinin eşitliğine rağmen, Putin ile görüştükten sonra Biden, Rusya ve ABD’nin NATO’daki “dört kilit müttefiki” İngiltere, Fransa, Almanya, İtalya ve Rusya temsilcilerinin katılımıyla üst düzey toplantılar düzenlemeyi planladığını duyurdu. Ancak Rusya, ABD’nin bu hamlesinin çok zayıf olduğunun farkında ve ona göre Paris’te kurulacak masaya oturacak. Rusya, Türkiye olmadan NATO’nun Karadeniz’de bir varlık gösteremeyeceğini biliyor.
Fransa Dışişleri Bakanı Jean-Yves Le Drian Cuma günü NATO Genel Sekreteri Jens Stoltenberg ile yaptığı görüşmenin ardından düzenlediği basın toplantısında, “temellere dönmeyi” ve “belirli bir bölgenin Atlantik alanının” savunmasına girmeyi teklif etti. Ayrıca NATO’nun stratejisinin eylem alanını genişletme konusunda hiçbir şey söylemediğini de kaydetti.
Fransa Dışişleri Bakanı’nın sözleri Rus Devlet Başkanı Putin ile örtüşmesi, daha ilk günde NATO’daki çatlağı göstermesi bakımından önemli bir durumu sergiliyor aslında.
Rusya cumhurbaşkanı ittifakı Moskova’ya NATO’nun doğuya doğru daha fazla ilerlemesini ve Rusya’yı kendi topraklarının yakınında tehdit eden silah sistemlerinin konuşlandırılmasını dışlayacak “güvenilir ve uzun vadeli güvenlik garantileri” sağlamaya çağırdı. Aynı zamanda, Putin, “Batılı meslektaşları sözlü yükümlülüklerini yerine getirmediğinden”, tüm bunların usulüne uygun olarak resmileştirilmesi gerektiğini vurguladı.
Rusya Dışişleri Bakan Yardımcısı Sergei Ryabkov Cuma günü yaptığı açıklamada, Rusya tarafından bu tür garantilerin resmileştirilmesi için çalışmaların sürdüğünü, ancak bunların yakında NATO tarafından sağlanmayacağını söyledi. Ancak Moskova, ittifaktaki pek çok kişinin bu fikirleri paylaşmamasını beklemesine rağmen sorunu çözmeye ve diyaloğu sürdürmeye hevesli.