Mirat Haber Ajansı
Yeni Akit yazarı Yaşar Değirmenci 17 Ocak tarihinde Ali Rıza demircan’ın hayatı ve mücadelesini konu alan otobiyografik son kitabını ele aldığı “Güzel kul olma mücadelesi vereceklere örnek” başlıklı gazete makalesine “Hatıralar, belgesel gibi yaşananlar, ‘demokrasi ve laiklik’in kutsallaştırıldığı, devlet memurunun (hangi memuriyet olursa olsun) verilen emirlerin uygulattırıldığı, uşak muamelesi gördüğü, inancını yaşayabilmenin zor olduğu, yaşamaya çalışanların suçlu olarak lanse edildiği, inanılanın yaşanmasının yasaklanıp yaşanılan gibi inanılmasının istendiği bir zeminde yazılmış bir hatıra okuyorum” diyerek “Bir Kuşluk Vakti Güzel Kul Olma Mücadelem” kitabından izlenimini aktarmış.
Değirmenci bu kitabı, “Devlet memuru olsa da Allah’ın memuru olduğunu unutmayan, âyet ve hadisi gölgede bırakmayıp dinimizin bir hayat nizamı olduğunu gösteren” Demircan’ın “hiçbir hususta boşluk bırakmamış, bireyin, toplumun, milletin, ümmetin, insanlığın kurtuluş reçetesi bir din bu şartlarda nasıl temsil edilir, vicdanlara hapsedilmeden hayata nasıl taşınır sorusuna Süleymaniye Camii gibi muhteşem bir mabedin içinde İstanbul üniversitesinin hemen yanında imamlık yaparken” aradığı cevabı aktarması olarak tanımlamakta.
Ali Rıza Demircan oranın genç imamı olarak “çıkarılan zorluklara, her türlü riski göze alarak verdiği mücadele ve mücahede, mazeretlere sığınmadan engelleri aşarak ‘örnek olma’ peşinde koşarak Kur’an-ı Kerim (vahiy) diliyle Peygamberimizin izini sürmeye çalışma ve gayretini” anlatan Değirmenci, bu gayreti de “hedefe kilitlenme, idealini gerçekleştirme, devlet memuriyetinde Allah’ın memurluğunu unutmama, mesuliyet ve mükellefiyetin gereğini yerine getirme, çıkarılan her türlü zorluğa ve zorbalığa, ‘buna rağmen ne yapabilirim?’ sorusunu sorup ‘Allah’ın Rızasını’ kazandıracak salih amellerle dolu dolu bir imamlıkla cevap” olarak nitelemekte. Bunun formülünü “Nasıl mı? ‘Bir Kuşluk Vakti’ Güzel Kul Olma Mücadelem’ -Hatıralar- kitabında usul ve üslubuyla bulabilirsiniz” diyerek okurlara önermekte.
Yaşar Değirmenci’ye göre kitap “Batı’nın kavramlarıyla yetişmiş/yetiştirilmiş insanımıza kendi değerleriyle düşünme, onların ufkunu açma, meselelerdeki çareyi (çözümü) müracaat kaynağımızda arama/bulma ve pratiğe (uygulamaya) dönüştürmenin yapılabileceğinin de ispatı”. Mü’minlerin imanlarını nasıl yitirdikleri, kâfirlere bakış ve görevler, İslâm ve demokrasi, İslâm ve cumhuriyet, İktidar alanlarımızı İslâm’laştırma, araçların da amaçlar gibi meşrû (helal) olması gibi Süleymaniye Camii’nde okuduğu hutbe başlıkları, Değirmenci’ye göre bugün bile okunması çok zor. Müslümanlara özgürlüğün tanınmamasının âdeta kanunlaştırıldığı (şimdi kaldırılan 163. Maddeye bakabilirsiniz) önemli bir zaman ve mekanda bir metin haline getirilerek ‘Cuma Hutbesi’ okunmasının zorluğu gazetedeki makalede vurgulanmakta.
“Bu duygular içinde günümüz diyanetinin bu hatırat kitabının verdiği ve vereceği mesajları günümüze taşımalı” diyen Yaşar Değirmenci, kitabın yaygın laşması ve dağıtılmasını savunmakta, “hocamızla röportajlar yapılmalı, belgesel gibi programlar çekilmelidir demektedir. Ona göre ancak bu yolla “özgüven, şahsiyet, kimlik, kazandırılır, aşağılık kompleksinden kurtulunur”. Köşe yazarı, “İslâmi kimliğin yaşaması/yaşatılması düşüncesini hiç kaybetmeyen, rejimin talimatlarına ‘dur!’ diyen bir imamın neler yapabileceğinin ispatını bu hatırat kitabında bulabilirsiniz” diyerek Ali Rıza Demircan’ın hatıratını tavsiye ediyor.
Yazıyı bu bağlantıdan okuyabilirsiniz:
Uluslararası Ceza Mahkemesi (UCM), Gazze'de işlenen savaş suçları nedeniyle İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu ve eski…
Bu video bize BELAM başlığı ile gönderildi. BEL’AM için Diyanet İslam Ansiklopedisine baktığımızda şu açıklamayı…
Seçilmiş Cumhurbaşkanımızın katıldığı merasimden sonra bir gurup teğmenin sonradan korsan yeminle Mustafa Kemal’in askerleriyiz diyerek…
İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB) Meclisi’nde alınan kararla su fiyatlarına %17,5 zam yapıldı ve her ay…
İstanbul' da Şiddetli lodos, Marmara Bölgesi'nde deniz ulaşımını sekteye uğratmaya devam ediyor. İstanbul, Bursa ve…
Ebu Cehil deistti, diğer Mekkeli müşrikler de deistti, Allah’ın varlığına inanıyorlardı ama Hz. Muhammed’in Allah’ın…