2002 yılında Condoleezza Rice 22 ülkenin sınırları değişecek, buna Türkiye de dahil demişken….
Etrafımız tam bir ateş çemberine dönmüş, ortadoğuda kimin eli kimin cebinde belli değilken…
Yıllarca pkk denen belaya 40 bin şehit vermişken…
Aynı Irakta olduğu gibi, Suriye’de de şii bir yönetim kurmak adına sunni Müslümanlar katledilirken…
Suriye diye bir ülke ve devlet kalmamışken…
Dünya üzerinde ki siyonist ve haçlı düşünce, insanlar ile birlikte insanlığı bitirirken…
Kendi vatandaşlarını katleden Suriye rejimi, son tahlilde İdlib’e yığılan dört milyon insanın da üzerine bomba yağdırmaya başlayıp, ülkemiz sınırlarına yeni bir göç dalgası gelirken…
Soçi mutabakatının 3. Maddesine göre, garantör olan ve Suriye rejimini engellemesi gereken Rusya, attığı imzanın arkasında durmamış ve gözlem noktasında 34 erimizi şehit etmişken…
Kendi sınır güvenliğini sağlamak adına Fırat Kalkanı, Zeytin Dalı, Barış pınarı ve nihayetinde Bahar kalkanı harekatlarını yapmışken ve yaparken…
Sınırımızda kurulmak istenen bir paravan kürt devleti oyunlarını bozmuşken…
Büyük İsrail planını, kendi ürettiğimiz İHA ve SİHA’larımızla bozma derdine düşmüş ve dumura uğratmışken…
“Siz dünyanın en doğru işini yapsanız da biz karşı çıkacağız, muhalefet yapacağız. Çünkü millet bize muhalefet görevi verdi” anlayışıyla, yapılan her icraatı eleştirmek, amiyane tabiriyle kulp takmak…
“Suriye’de ne işimiz var?” diye yaygara koparmak…
“Yemişim sizin yapacağınız siyaseti”
Daha dün Ensar ve Muhacir kardeşliğinden bi-haber şekilde “Suriyelilerin ülkemizde ne işi var?” diyerek kamuoyu oluşturmaya çalışırken….
Bugün sınır kapıları açılıp mülteciler serbest bırakılınca “Bu insanlara yazık değil mi?” edebiyatının arkasına sığınmak…
Gerçekten yemişim sizin yapacağınız siyaseti…
Adama sormazlar mı, “Bu ne perhiz bu ne lahana turşusu?” diye…
Hadi sizin yaptığınız siyasetin mihenk taşlarıyla devam edelim…
“İran ile bir savaş çıksa, İranın saflarında yer alırım” diyen Eren Erdem’i unutmak ne mümkün…
“Bugün savaş çıksa, banko Esad’ın saflarında yer alırım” diyen Serra Kadıgil’e ne demeli…
Bu cümlelere karşı ne denir, ben biliyorum ama….
Demiyeceğim…
***
Erdoğan’ı sevmeyebilirsiniz…
Yaptığı ve hayata geçirdiği icraatları görmezden gelip eleştirebilirsiniz de…
Ekonomi battı, öldük, bittik de deyebilirsiniz…
Ama şu anda, bir ve beraber olma zamanı değil mi? Kardeşliğimizi hatırlama ve hayata geçirmek için ne bekliyoruz?
1974 yılında Kıbrıs barış harekatında, ABD dahil müttefiklerimiz bize ambargo uygaladığı zaman, CHP ile MSP koalisyonu dirayetli duruşunu korumuş ve harekat başarıya ulaşmıştı. O gün sergilediğimiz birlik ve beraberliği, bugün niye sergileyemiyoruz ki?
Yaşadığımız bu günlerde, özellikle Mehmetçiğimize moral olması açısından da millet olarak tek bir siyasetimiz olmalı, diye düşünüyorum…
“Devletimizin ve milletimizin bekası için bir ve beraber olma” siyaseti…
Selam, saygı ve muhabbetlerimle….
Şaban DOĞAN
Gelişen Olaylara İslami Bakışın Adresi
Uluslararası Ceza Mahkemesi (UCM), Gazze'de işlenen savaş suçları nedeniyle İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu ve eski…
Bu video bize BELAM başlığı ile gönderildi. BEL’AM için Diyanet İslam Ansiklopedisine baktığımızda şu açıklamayı…
Seçilmiş Cumhurbaşkanımızın katıldığı merasimden sonra bir gurup teğmenin sonradan korsan yeminle Mustafa Kemal’in askerleriyiz diyerek…
İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB) Meclisi’nde alınan kararla su fiyatlarına %17,5 zam yapıldı ve her ay…
İstanbul' da Şiddetli lodos, Marmara Bölgesi'nde deniz ulaşımını sekteye uğratmaya devam ediyor. İstanbul, Bursa ve…
Ebu Cehil deistti, diğer Mekkeli müşrikler de deistti, Allah’ın varlığına inanıyorlardı ama Hz. Muhammed’in Allah’ın…