Yıldız Sarayı

Yıldız Sarayı; İstanbul’da Beşiktaş ve Ortaköy arasında kalan tepede konumlanmaktadır. Toplamda 500.000 m2’lik alanın içerisinde çok sayıda kasr ve köşk bulunmaktadır. Yapılar topluluğu yüksek duvarlarla çevrilidir. Günümüzde büyük bir koruluk içinde varlığını sürdüren Yıldız Sarayı’nın olduğu alan, geçmişte içinde sebze bahçeleri bulunan ve Kanuni Sultan Süleyman Dönemi’nde av alanı olarak kullanılan bir bölgedir. I. Ahmet döneminde arazi padişah bahçeleri içerisine alınmıştır.

Bu bölgede Osmanlı Devleti’ ne ait ilk yerleşmeler III. Selim döneminde başlamıştır. III. Selim validesi Mihrişah Sultan için burada bir köşk yaptırmıştır. Ayrıca III. Selim babası adına da burada bir çeşme yaptırmıştır. II. Mahmut’un burada yaptırdığı Yıldız Köşkü ile bölge “Yıldız” adını almıştır. Sultan Abdülmecit Dönemi’nde burada bulunan yapıların bir kısmı yıkılmıştır. 1842 yılında Abdülmecit’in annesi Dilkuşa Hatun için Kasr-ı Dilkuşa yapılmıştır. Sultan Abdülaziz Dönemi’nde Büyük Mabeyn, Malta, Çadır köşkleri ve Çit Kasrı gibi yapıların eklenmesi ile Yıldız Sarayı bugünkü halini almıştır.

II. Abdülhamit’in ikametgâh olarak bu bölgeyi seçmesi ile saray Eski Saray, Topkapı Sarayı ve Dolmabahçe Sarayı’ndan sonra Osmanlı Devleti’nin dördüncü ikametgâhı olmuştur. 

Yıldız Sarayı, kendi ile çağdaş olan saraylar gibi deniz çevresine konumlanmamış ve tıpkı Topkapı Sarayı’nda olduğu gibi çeşitli yapı topluluklarının bir araya gelmesi ile oluşmuştur. Padişahların Topkapı Sarayı’na benzer yapılar topluluğunda ikamet etme isteği güvenlik nedeniyledir. Sultan II. Abdülhamit bu sebeple sarayın etrafını kalın duvarlar inşa ettirmiştir.

Saray günümüze ulaştığı hali ile bahçe düzenlemesi açısından da dikkat çekicidir. Sarayın bahçeleri III. Selim Dönemi’nde Mimar Melling tarafından düzenlenmiş ve Batı sitili uygulanmıştır. Melling suni mağaralar, etrafında gezinti yerleri olan havuzlar yerleştirdiği sarayın bahçelerinde Yunan ve Roma mimarilerinden esintilerle tasarlamıştır. II. Abdülhamit dönemine gelindiğinde Mimar R.D. Aranco Yıldız Sarayı bahçelerinde Art Nouveau akımının etkisinde sera ve binalar yerleştirmiştir.

Saray genel anlamda değerlendirildiğinde hasbahçe ve av alanı olarak kullanılan alana ihtiyaç duyuldukça yerleşim binaları yapılmıştır. Yapılar topluluğundan oluşan saray; döneminde yapılan tek kütleli saray yapılarından ayrılmıştır.

1974 yılında Yıldız Sarayı’nın büyük bir kısmı Kültür Bakanlığı’na devredilmiştir. Malta ve Çadır köşkleri bugün İstanbul Belediyesi’ne ait koruluk içerisinde bulunmaktadır.

 

View Comments

Recent Posts

  • Gündem

Uluslararası Ceza Mahkemesi, Netanyahu ve Gallant İçin Yakalama Kararı Çıkardı!

Uluslararası Ceza Mahkemesi (UCM), Gazze'de işlenen savaş suçları nedeniyle İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu ve eski…

2 saat ago
  • Gündem

KUR’ÂN ARAŞTIRICISIYDI BEL’AM MI OLDU!

Bu video bize BELAM başlığı ile gönderildi. BEL’AM için Diyanet İslam Ansiklopedisine baktığımızda şu açıklamayı…

3 saat ago
  • Gündem

YALNIZCA VE SADECE MİLLETİMİZİN ASKERLERİNE MUHTACIZ

Seçilmiş Cumhurbaşkanımızın katıldığı merasimden sonra bir gurup teğmenin sonradan korsan yeminle Mustafa Kemal’in askerleriyiz diyerek…

6 saat ago
  • Gündem

İBB Meclisi’nde İstanbul’da Suya Her Ay Zam Yapılacak

İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB) Meclisi’nde alınan kararla su fiyatlarına %17,5 zam yapıldı ve her ay…

7 saat ago
  • Gündem

Marmara’da Lodos: Deniz Ulaşımı Olumsuz Etkilendi

İstanbul' da Şiddetli lodos, Marmara Bölgesi'nde deniz ulaşımını sekteye uğratmaya devam ediyor. İstanbul, Bursa ve…

8 saat ago
  • Makale

Evrensel Bir Kişilik Profili: Ebu Leheb ve Karısı (1)

Ebu Cehil deistti, diğer Mekkeli müşrikler de deistti, Allah’ın varlığına inanıyorlardı ama Hz. Muhammed’in Allah’ın…

8 saat ago