Bizi tanımadıkları ve sürekli takip etmedikleri için olacak Sosyal Medya’da yazılarımıza yorum getiren bazı kişilerce kişisel Facebook sayfamda ve mirathaber.com isimli sitemizde yolsuzluklar için hiç bir şey söylemediğimiz ileri sürülmekte ve göreve davet edilmekteyiz.
Sık sık gündeme getiriyoruz ama olanca gücümüzle bir daha haykıralım: İhale ve faizli kredi entrikaları, rüşvet, kamu malları ve imkânlarını kişisel hesaplara aktarma ve aktartma, liyakatsiz yandaşları koruyup görevlendirme vs. anlamına Yolsuzluktopluma zulümdür. Büyük günahlardandır. Mücadele edilmesi farziyet ölçüsünde dini görevimizdir. Rabbimiz yolsuzluğu şöylece yasaklamaktadır:
“Ey İman Edenler! Karşılıklı rızaya dahil ticaret dışında mallarınızı asla (faiz, rüşvet, emeği sömürü, kumar ve çeşitli yolsuzluklar gibi) Batıl yollarla yemeyiniz. (Batıl yollarla yiyerek)hayatınıza kıymayın. Hiç şüphesi Allah sizin için merhamet kaynağıdır.”.8el-Nisa 4/29)
Pekiştirerek bir daha haykırıyorum: Yolsuzluk yapanlar bize zulmedenlerdir. Bulunup cezalandırılmalarından yanayız. Bizden olan yolsuzluk sahiplerini de asla savunmayız.
Suçu sabit olmuş fakat tövbe etmemiş ve cezasını çekmemiş olanların cenazelerini de kılmayız. Çünkü Peygamberimiz de kılmamıştır.
Ancak basında çıkan kanıtlanmamış yoksuzluk iddialarını gerçekmiş gibi algılayarak konu edinmedim/edinmedik, edinmem ve edinmeyiz de. Bunu düşmanımız olacaklar için bile yapmayız. Yapmayız çünkü Dinimiz bana/bize böyle bir hak/görev vermemiştir. Sınırlarımızı aşarsak biz de zalimlerden oluruz:
“Zalimlere asla meyletmeyiniz. Yoksa ateş azabı size de dokunur. Sizin Allah’tan başka dostlarınız yoktur. Üstelik hiçbir yardım da göremezsiniz.” (Hûd, 11/113)
Gelişen Olaylara İslami Bakışın Adresi